PATTAYA ve KOH LAN

Bu aralar blog yazmaktan da okumaktan da keyif almadığım biraz üşengeç biraz da ilgisiz bir dönemdeyim nedense. Bu yüzden ne blog takip ediyorum ne de kendi bloğumu güncelliyorum. Yazacak yazılar birikmiş olsa da bir türlü bilgisayarın başına oturup da bir şeyler yazamıyorum.
Bugün bu gidişata bir son vermeye niyetliyim. Öncelikle geçenlerde gittiğimiz 3 günlük Pattaya kaçamağı ile ilgili bir şeyler karalayacağım.

Sizin oralarda mevsimler değişirken bizler burda hiç bitmeyen sadece gitgide daha da ısınan bir yaz mevsimini yaşıyoruz. Hayatımda ilk kez kışsız, baharsız bir dönem geçirdim, şimdilik şikayetçi değilim :)
Efendim Pattaya, Tayland'ın ''Günah Şehri'' olarak ünlenmiş ve Bangkok'a sadece 2 saat uzaklıkta küçük bir sahil kasabası. Ünü ne kadar ailelere ve çiftlere pek çekici gelmese de gidip gördüğümüzde aslında oldukça keyifli bir kasaba olduğunu keşfettik.

Öncelikle Pattaya neden Günah Şehri onu açıklayayım. Burada bir sürü ''bar'' var ve Batılı erkekler buraya Tay kızlarıyla tanışmaya geliyorlar. Bunu barların önünden geçerken ya da yaşlı, göbekli Avrupalı bir erkeğin yanında küçücük bir Tay kızını gördüğünüzde hemen farkediyorsunuz zaten. Zaman zaman rahatsız edici olsa da buralardan uzak durarak da Pattaya'dan keyif almak mümkün. Ben bir sürü çocuklu aile de gördüm.

Özellikle bizim gibi Bangkok'ta olup buranın keşmekeşinden biraz olsun uzaklaşmak isteyenler için kısa sürede ulaşabileceğimiz bir sahil kasabası olması açısından Pattaya'yı tercih ettik. Uygun fiyatlı çok sayıda otel ve pansiyon var o yüzden kalacak yer sorunu olmayan bir yer. Yine de kalacağınız yerin ailelere uygun bir yer olup olmadığını gitmeden internetten kontrol etmekte fayda var derim.
İlk gün Pattaya'da biraz dolaştık. Pattaya kumsalı girilebilinen ama çok da temiz olmayan bir denize sahip. Biz ilk gün akşam üstü kumsala oturup biramızı yudumlayarak güneşin batışını izledik. Akşam yemek yedik, biraz gece hayatında neler oluyor diye bakındık ama bizi açmayınca erkenden otele dönüp uyuduk.
Ertesi günkü planımız Pattaya limanından tekne ile yaklaşık 40 dakika mesafedeki Koh Lan adasına gitmekti. Bunun için sabah 09:00 teknesine bindik ve adaya gittik.
Tekneden adaya doğru yaklaşırken

Adada yaklaşık 7-8 tane plaj var. Teknelerin durduğu 2 plaj da Rus turistlerin istilasında ve inanılmaz kalabalık. Bizim tekne Tawaen iskelesinde durdu ve indiğimiz anda kalabalıktan gözümüz korktu.
Tawaen Plajı

Tawaen Plajının hemen yanında 150 metre mesafede daha sakin ve harika görünümlü Sangwan plajı vardı ama biz oraya doğru yürürken Rus turistler hızlı hızlı buraya gidip yer kapmaya çalışıyordu. Bunu görünce  hemen başka bir plaja doğru yol aldık.
Sangwan Plajı

Sangwan Plajı

Motor taksilerle teknelerin durmadığı ve nispeten daha az insanın olduğu başka bir plaja gittik. Gittiğimiz plajın adı Samae idi. Motor taksilerle 10 dakika bile sürmedi. Nispeten kalabalık denebilirdi ama en azından teknelerin durduğu bir limanı yoktu ve su sporları oynanmıyordu.Deniz, kum, güneşin tadını çıkardıktan sonra da aynı gün akşamüstü teknesiyle Pattaya'ya döndük.
Samae Plajı, biraz dalgalıydı ama çok keyifliydi.

Akşamüstü gelgitten dolayı denizin dibindeki taşlar ortaya çıkıverdi.

Yan şezlongtaki ananaslar. Ananas suyuydu galiba.

Pattaya'dan Koh Lan adasına günübirlik gidenlerin sayısı çok fazla. Adada kalacak yerler Pattaya'ya göre daha pahalı ve seçenek az.
Son günümüzde de kahvaltının ardından son bir Pattaya sahil turunun ardından Bangkok'a evimize döndük.
Pattaya'da gün batımı.

Pattaya sahili.

Gördüğünüz gibi Tay kızlarının olduğu barlardan uzak durduğunuz sürece Pattaya'da sizi rahatsız edecek bir şey yok. Bangkok'tan birkaç günlüğüne kaçmak isteyenler için kolayca ulaşılabilecek bir yer. Özellikle Koh Lan adası herhalde Bangkok'a en yakın adalardan birisi ve denizi gerçekten muhteşem. Tabi doğru plaja giderseniz.

Bu arada Pattaya'da Bangkok'ta görmediğim kadar çok Türk lokantasına rastladım. Özellikle barlarıyla meşhur olan caddelerde. Türkler mi çok ziyaret ediyor yoksa yabancılar Türk yemeklerini mi çok seviyor bilemedim !!